NEWROZ PİROZ BE!
NEWROZ PİROZ BO!
NEWROZTAN PİROZ BET!
NEWROZ KUTLU OLSUN!
Herşeye rağmen, yeni dehakların çok ve zulümlerinin amansızlığına rağmen, Ülkemizin her dört parçasının yeniden işgal saldırıları altında bulunmasına rağmen, bölgemiz ve Ülkemizde yaşanan sıcak savaş ortamına rağmen, yeni teknoloji ürünü her türlü silahın kullanıldığı ve denendiği mevcut koşullara rağmen, büyük mücadeleler ve emekler sonucu kazanılmış ulusal demokratik kazanımlarımızın birçoğunun yeniden yitirilmiş olmasına rağmen, Halkımızın, genç, yaşlı, kadın, erkek ve daha çocuk yaştaki evlatlarının on binlercesinin tutsak edilerek zindanlara doldurulmuş olmasına rağmen; Newroz piroz be! Newroz Kutlu olsun! Ülkemizin her parçasında ve Dünyanın dört bir yanında yaşayan halkımızın Newroz bayramını kutluyoruz. Herkesler bilsin ki, kazanan Ulusumuz, kazanan halkımız, kazanan biz olacağız. Çünkü haklıyız. Tarihsel haksızlığı er veya geç başımızdan def edeceğiz. Zalimin, zulmün ve barbarlığın sürgit etkin ve egemen olduğuna tarih hiç tanık olmamıştır. 2633 yıldan beri Newroz geleneğini yaşatan bizim halkımızdır. Onu dünya mirasına armağan edenler köksüzlere, efsane ve mitoloji yoksunlarına asla ve asla boyun eğmeyecektir.
Yeni Dehakların yalnızca ulusal egemenlik haklarımıza saldırmadıklarını her bir bireyimiz bilir. Tarihsel köklerimizi, kültürümüzü, efsanelerimizi ve dilimizi de yok etmek istiyorlar. Yok edemedikleri değerlerimizi ise bozmak, özünü boşaltmak ve tanınmaz hale getirmek istiyorlar. Örneğin, Newrozumuza “Nevruz” diyorlar. Ulusal bayramımızı tüm bölge halklarının ortak bayramıymış gibi anlatmaya ve sunmaya çalışıyorlar. Evet doğrudur; komşu halklar birbirlerinden etkilenirler. Aralarında dilsel, kültürel ve sanatsal geçişgenlikler olur. Newroz bayramını kimi komşu halkların da kutladığı elbette biliniyor. Fakat komşu halklarla yalnızca ve yalnızca 21 Mart tarih ortaklığı vardır. Bir de ateş yakma geleneği aynı değil ama benzerdir. Sözün özü ve kısası olarak belirtelim: Newroz bayramı efsanesi, geleneği, rütüelleri ve sahipleniş şekliyle bizim halkımızındır. Asur kralı Dehak’ın olumsuz, Demirci Kawa’nın ise olumlu kahraman örneği olarak anlatıldığı ve bugüne kadar yaşatılan efsane yalnızca ve yalnızca bizim halkımızın dilinde ve kültüründe vardır. Efsanesi bize ait olan bir mirasın sahibi asla ve asla sorgulanamaz; tartışılamaz.
Büyük Kürt düşünürü Zerdüşt, Awesta’sın da ve bundan 2600 yıl kadar önce Azhi’nin, yani Dehak’ın zulmünü anlatır. Kürt edebiyatının babası Ehmedê Xanî ünlü Mem u Zin destanında Newroz’u uzunca bir şiirle ve çok görkemlice dillendirir. Her Kürt edebiyatçısı, her şair ve müzüsyenin eserleri içerisinde mutlaka ve mutlaka Newroz teması vardır. Yüzlerce Newroz temalı şarkı ve türkü yalnıza ve yalnızca bize özgüdür. Bunun gibi bir duruma başka halklarda asla ve asla rastlayamazsınız. “ Umudu ördük içimizde” dizesinin sahibi büyük şairlerimizden Ehmed Hüseyni, Halepçe’ye atılan kimyasal gazların yarattığı sonucu; “Vedalaşma Newrozudur” diye imgeler. Hangi ünlü şairde böyle bir imge bulabilirsiniz? Şunu da önemle belirtelim ki, eli kalem tutan, sözü kayda geçen gelmiş geçmiş tüm Kürt siyasi önderlerinin Newroz’la ilgili tonlarca sözlü veya yazılı açıklamaları olmuştur. Böylesine bir yoğunluk da bize özgüdür.
Normal koşullarda Newroz bayramı halkımız tarafından kırda ve piknik havasında kutlanır. Kadın erkek herkeslerin ulusal giysiler giyinmesi adettendir. Kışa, soğuğa, karanlığa ve üretimsizliğe veda; yeniye, iyiye ve güzele, yani bahara ve güneşe, uyanışa ve dirilişe, çiçeklere ve ağaçların tomurcuklanmasına, börtü böceğin doğayı yeniden şenlendirmesine coşkuyla hoş geldin denmektedir. İnsanların sosyal özelliklerinin yaşandığı bir birliktelik ortamı yaratılmaktadır her yılbaşında. Dostluklara, arkadaşlıklara ve aşklara olanak ve ortam sağlanmaktadır. Tüm bunlarda ana özellikleriyle bizim halkımıza aittir.
Son otuz yıldır yalnızca ve yalnızca Güney Kürdistan’ın bir kısmında Newroz bayram olarak kutlanabilmektedir. Fakat ve ne yazıkki, halkımızın başından Dehaklar eksik olmadığından, ulusal bayramımızın kutlanılma biçiminde de sık sık başa dönülmektedir. Hak ve özgürlük kavgası, ulusal ve sınıfsal kurtuluş kavgasında kazanılmış hakları koruma veya yenilerini elde etme amacı; Newroz’u, yani ulusal bayramımızı yalnızca ve yalnızca bizde siyasallaştırmıştır. Halkımız yeni Dehakların zulmüne karşı ortak bayramını ortak direnmenin ve ortak gücünü göstermenin yolu ve yeri olarak seçmiştir. Onun için şimdilerde yalnızca dağlarımızda tepelerimizde Newroz ateşleri yakılmamaktadır. Özellikle son elli yıl içerisinde Newroz kutlamaları ulusal direniş günleri niteliği kazanmış durumdadır. Ve artık Newroz direnişleri şehirlerimizin meydanları ağırlıklıdır. Düşmanlara gövde gösterisi yapmak bir zorunluluk halini almıştır.
1980‘lı yıllarda cezaevlerinde, özellikle Diyabakır zindanında onur kırıcı saldırılara karşı varlıklarını ortaya koyanlar unutulmasın ki, hep ölümsüzlüğü 21 Mart günü kucakladılar. Mazlum Doğan gibi. Doksanlı yılların halkımıza her alanda olduğu gibi Newroz alanlarında da yoğun saldırılar oldu. Birgünde 8174 kişinin tutuklandığının (1999 Newroz’u) dünyada örneği var mıdır acaba? Zekiye Alkanları olan başka bir komşu hakın varlığını kimseler iddia edemez.Yarıya yakını yurt dışına (Türk metropolleri dahil) göçertilmiş olan halkımızın, buna rağmen yarım milyonluk, bir milyonluk katılımlarla Newrozlar kutladığına tüm insanlık alemi tanıktır. Hangi yıl hangi halk binlerce katılımla Newroz bayramı kutlamıştır? Üç beş resminin kameralar önünde zorunlu biraraya getirilmiş seyirciler eşliğinde örse demir sallaması elbette bir hiçtir. Ama mide bulandıran sinektir de. Yalnızca ve yalnızca bizde, bizim halkımız milyon katılımlarla kendi bayramına sahiplenmektedir. Bu sahiplenme bile yeterince açık ve net olarak karşı iddia ve çabaları çürütmye yeter kanıttır. İşte o irade, kendi ulusal Bayramına sahiplenen halk iradesi esas olandır. Ve o irade er veya geç sömürgeci emperyalisleri kendi ülkesinden kovacaktır. Kovacaktır ve kendi kaderini kendi ellerine alacaktır.
Partiya Komünista Kurdistan (KKP) olarak, 2021 Newrozu kutlamalarının başladığı bu günlerde; Dünyanın neresinde yaşıyorsa yaşasın kadın, erkek, genç,yaşlı tüm halkımızı ve halkımızın dostlarını Newroz‘un çoşkusunu kararlılık ve büyük bir coşkuyla alanlara taşımaya çağırıyoruz. 2021 Newrozu aynı zamanda halkımız tarafından; sömürgeci TC faşist devletinin HDP nezdinde Kürt halkının kazanımlarına, politik temsil güçlerine ve bir bütün olarak Türkiye devrimci-demokratik hareketine yönelik yürüttüğü imha ve siyasi soykırım saldırılarının da boşa çıkarılması için bir fırsata dönüştürlmelidir. Bu duygu ve düşüncelerle;
2633 yıldan beri Newroz’u yaşatanlara selam olsun.
Bayramları kutlu olsun.
Newroz piroz be!
Newroz piroz bo!
Newroztan piroz bet!
PARTIYA KOMÜNIST A KÜRDISTAN (KKP)
Merkez komitesi
Mart 2021